Boşanmak, Almanya'da karmaşık bir yasal süreçtir ve boşanmayı düşünüyorsanız, dikkate almanız gereken birçok yasa ve yönetmelik vardır. Burada Almanya'da boşanma hakkında bilmeniz gereken her şeyi bulabilirsiniz.
Evliliğiniz nihayetinde başarısız olduysa, elbette boşanabilirsiniz. Çiftlerin evliliklerine erkenden son vermelerini önlemek için, Almanya'da, “ayrılık yılı” ("Trennungsjahr") olarak adlandırılan, çiftlerin resmen boşanmadan önce bir yıl boyunca ayrı yaşayarak geçirmeleri gereken bir süre vardır.
Ancak bu kuralın uygulanmadığı istisnalar da vardır:
- Bir yıl bekleyebilecek bir durumda değilseniz, boşanmanız daha hızlı gerçekleşebilir. Örneğin, eşiniz size sık sık ve belli bir şekilde şiddet uyguluyorsa veya siz veya eşiniz aylar boyunca evlilik dışı bir ilişkide bulunduysanız veya içinizden biri evlilik dışı bir ilişkiden çocuk bekliyorsa, boşanma öncesi bir yıllık ayrı yaşama sürecinden muaf olabilirsiniz.
- Eğer eşiniz boşanmayı kabul etmiyorsa ve evliliğinizin nihayetinde başarısız olmadığını gösteren geçerli nedenler sunuyorsa, resmi olarak boşanmadan önce (bir yıl yerine) üç yıl boyunca ayrı yaşamak zorundasınız.
Bir (veya üç) yıl boyunca ayrı yaşadığınızı kanıtlamanız gerekir. Ayrılma yılı, çift ekonomik ve fiziksel olarak ayrıldıktan hemen sonra başlar, örneğin banka hesaplarınız artık ortak değilse ve artık aynı dairede yaşamıyorsanız. İçinizden birinin taşınması mümkün değilse ve ayrılık yılı boyunca birlikte yaşamak zorundaysanız, yatak odalarınızın ayrı olması ve birbirinden bağımsız olarak yaşamanız gerekir. Eğer partneriniz ayrılığı kabul etmiyorsa, kendisine ayrılma isteğinizi belirten tasdikli bir mektup ("Einschreiben") göndermeniz ve posta makbuzunu saklamanız önerilir.
Önemli: Mahkemenin karar vermesi birkaç ay alacağı için, boşanma başvurusunu, ayrılık yılı bitmeden kısa bir süre önce gönderebilirsiniz.
Boşanma başvurunuzu ya sizin ya da eşinizin ikamet ettiği yerdeki Aile Mahkemesinde yapmanız gerekir. Ancak mahkemede bir avukat tarafından temsil edilmeniz zorunlu olduğu için ("Anwaltzwang"), bu başvuruyu şahsen yapamazsınız. Yani mahkemeye başvurunuzu teslim edecek bir avukat tutmanız gerekmektedir. Avukat Veri Tabanında, yaşadığınız yere yakın bir yerde çalışan bir avukat bulabilirsiniz.
Aile Mahkemesine boşanma başvurusunu sunmak için sadece partnerlerden birinin avukat tutması yeterlidir. Diğer taraf daha sonra mahkeme tarafından başvuru hakkında bilgilendirilecektir ve bunun üzerine boşanmayı kabul edip etmediğine karar verebilir. Her iki partnerin de boşanma başvurusunda bulunması mümkündür, ancak bu durumda her birinin ayrı ayrı avukat tutması gerekir.
Boşanma sürecinde mahkeme ve avukatların hizmetlerinden doğacak masraflar çift tarafından karşılanmalıdır.
Mahkeme masrafları genellikle 450-800 € civarında olur; yani siz ve eşinizin, kişi başına, 225 ila 400 € arasında ödeme yapması gerekir.
Aile Mahkemesinde boşanma başvurusunda bulunmak için de, bir avukata ihtiyacınız vardır. Siz ve eşiniz arasında sonuca ulaştırılması gereken çok sayıda konu varsa ve mahkeme dışında anlaşamazsanız, avukatınız ikiniz için en iyi çözümü bulabilir. Eşinizin avukatı olmasına rağmen sizin avukatınız yoksa, sonuçların hem maddi hem de velayet hakları açısından lehinize olamayacağı muhtemeldir.
Boşanma avukatının ücreti ortalama 1.500 € ile 2000 € arasındadır. Eşler arasında bir anlaşmazlık varsa, maliyetler buna göre yükselir. Avukat seçerken, aile ve boşanma hukuku konusunda uzman olduğundan emin olun. Oturum izninizi evliliğiniz sebebiyle aldıysanız, ikamet hakkı ve uluslararası hukuk konularına aşina olan bir avukat tutmanız da yararlı olabilir.
Çok az bir geliriniz varsa veya hiç geliriniz yoksa, yasal masraflarınızı karşılamak için devlet yardımına ("Verfahrenskostenhilfe") başvurabilirsiniz. Bu konuda daha fazla bilgi için “Hukuki Yardım” bölümümüze bakabilirsiniz.
Boşanma sırasında halledilmesi gereken birçok konu vardır:
- Eğer bir evlilik sözleşmesi yapmadıysanız, evlilik sırasında aldığınız mal varlıkları, ayrılma durumunda eşler arasında bölünecektir. Buna "mal paylaşımı" ("Vermögensausgleich" veya "Zugewinnausgleich") denir. Kişinin evlenmeden önce sahip olduğu varlıklar mal paylaşımına dahil edilmez. Eğer bir evliliğin sözleşmesi yaptıysanız ve bu sözleşmede tüm malvarlığının iki tarafa ait olduğu ("Gütergemeinschaft") kabul ediliyorsa, her şey sizin ve eşiniz arasında bölünecektir. Ancak evlilik sözleşmenizde evliliğiniz sırasında alınan mal varlıklarının hiçbir şeyde paylaşılmayacağı ("Gütertrennung") belirtildiyse, herkes kendi mal varlığına sahip kalır ve hiçbir şey bölünmez.
- Mal varlıklarının mülkiyeti ile ilgili olarak, eşinizle mahkeme dışında karşılıklı bir anlaşmaya varmak için elinizden gelenin en iyisini yapın. Karşılıklı bir anlaşmanın mümkün olmaması halinde, avukatınız, Aile Mahkemesinde mal eşitliği talebinde bulunmanıza yardımcı olabilir. Böyle bir talepte bulunmanın, avukatınıza ve mahkemeye ödemek zorunda olduğunuz hizmet ücretlerini artıracağını unutmayın.
- Boşanma durumunda (ve ayrı olunan zaman süresince), eşler nafaka ödemekle yükümlüdürler. Başka bir deyişle, kendi geçiminizi sağlayacak yeterli durumunuz yoksa, eşiniz sizi mali olarak desteklemek zorundadır. Bu durum ancak, çocuk baktığınız için, yaşlılıktan dolayı, sağlık durumunuz el vermediğinde, işsiz olduğunuzda veya mesleki eğitiminizi sürdürmeniz durumunda geçiminizi sağlayamamanız halinde geçerlidir. Böyle bir durumda eşiniz, ilişkiniz sırasında beraber sahip olduğunuz çocuklar için, eğer çocuklar sizinle yaşıyorlarsa, maddi destek sağlamakla yükümlüdür. Alacağınız nafaka miktarı, evlilik sırasındaki mali koşullara bağlıdır. Ancak, eşinizin de yeterince para kazanıyor olması ve kendi geçimini sağlayabilmesi gerektiği de unutulmamalıdır. Bu, yasaya göre, partnerinizin kendisi az para kazanıyorsa, nafaka alamayacağınız anlamına gelir. Nafaka almıyorsanız ve geliriniz yoksa veya çok azsa, devletten destek alırsınız. Mümkünse, nafaka ödemeleri konusunda partnerinizle doğrudan bir anlaşmaya varmaya çalışın. Bu mümkün değilse, avukatınızın yardımı ile mahkemeye başvurabilirsiniz. Bununla birlikte, avukat ve mahkemenin katılımı yasal masraflarınızı arttıracaktır. Ancak böyle bir talepte bulunmanın, avukatınıza ve mahkemeye ödemek zorunda olduğunuz hizmet ücretlerini artıracağını unutmayın.
- Eğer birlikte çocuklarınız varsa, çocukların gelecekte kiminle yaşayacaklarına ve velayetlerini paylaşıp paylaşmayacağınıza karar vermelisiniz. Sadece çocuk veya çocukların velayetine sahip olan kişi çocukların yetiştirilmesinden sorumlu olacaktır. Çocukların velayetine sahip olan ebeveyn, örneğin, çocukların hangi anaokuluna veya okula gittiğine, kiminle birlikte ve nerede yaşayacaklarına karar verme hakkına sahiptir. Ebeveyn sorumlulukları haklarına göre ("Umgangsrecht"), velayet hakkına sahip olmayan ebeveyn çocuklarını düzenli olarak görme hakkına sahiptir. Siz ve eşiniz, mahkeme dışında bu konular hakkında karşılıklı bir anlaşmaya varabilirsiniz. Bir anlaşmaya varamadığınız takdirde, mahkeme duruma müdahale edip, velayet ve ziyaret zamanları hakkında karar verme hakkına sahiptir. Böyle bir durumda, temel öncelik her zaman çocukların iyiliğidir. Çocuk velayeti ve ziyaret hakları ile ilgili bir anlaşmaya varmak için elinizden gelenin en iyisini yapın. Anlaşamazsanız, avukatınız yardımıyla mahkemeye başvurabilirsiniz. Ancak böyle bir talepte bulunmanın, avukatınıza ve mahkemeye ödemek zorunda olduğunuz hizmet ücretlerini artıracağını unutmayın.
- Boşanmadan sonra, "sigorta haklarının denkleştirilmesi” olarak anılan kural ("Versorgumgsausgleich") çiftlerin emekli maaşı için geçerlidir. İlke olarak, ne kadar uzun çalışırsanız o kadar çok kazanırsınız ve o kadar yüksek emekli maaşı alırsınız. Bununla birlikte, bir evlilikte, genellikle eşlerden biri, çocuklarla ilgilenmek için evde kalır, bu nedenle, diğerine kıyasla daha düşük bir emekli maaşı almaya hak kazanır. Boşanma durumunda, kişi Emekli maaşı hakkının daha büyük bir kısmının emekli maaşı hakkının bir kısmını davasına devretmesi gerekir Boşanma sürecinde, Aile Mahkemesi, kişinin emekli aylığının ne kadarının eşine devredilmesi gerektiğine karar verir.
Önemli: Siz ve eşiniz, boşanma sonrasında hak ve yükümlülükleriniz hakkında bir anlaşmaya varamadıysanız, Aile Mahkemesine başvurmadan önce arabuluculuğu deneyebilirsiniz. Arabuluculuk size çok fazla zaman ve para kazandırabilir. Arabuluculuk, siz ve eşinizin, bir danışman yardımıyla çocuk bakımı, velayet ve benzeri konularda bir çözüm bulmaya çalışmanız anlamına gelir. Her konu hakkında müzakere edip uzlaşabilirsiniz, ancak mahkeme, emeklilik haklarının denkleştirilmesi konusunda karar verme yetkisine sahip tek mercii mahkemedir. www.bmev.de sitesine girerek bölgenizdeki boşanma arabuluculuk hizmetlerini arayabilirsiniz.
Yapılacak ilk iş, boşanma başvurusunu mahkemeye sunacak bir avukat tutmaktır. Aile Mahkemesi başvurunuzu inceler ve onun fikrini almak için eşinize gönderir. Aynı zamanda, mahkeme size ve eşinize, doldurmanız gereken bazı formlar gönderecektir, böylece emeklilik haklarınızın paylaşılmasının hesaplaması yapılır. Bu hesaplama işlemi altı ay kadar sürebilir. Her şey sonuca ulaştığında, mahkeme size resmi bir boşanma için randevu verecektir. Siz, eşiniz ve avukatınız(avukatlarınız) o tarihte Aile Mahkemesinde bulunmalıdır. Siz ve eşiniz kimlik kartlarınızı, pasaportlarınızı ve (varsa) aile kayıtlarınızı ibraz etmelisiniz. Almanya'da evlendiyseniz, aile sicilinizin bir kopyası için ilgili Evlendirme Dairesine ("Standesamt") başvurabilirsiniz. Aile mahkemesi oturumları kamuya açık değildir, yani mahkeme salonuna seyirci veya misafir kabul edilmez. Mahkeme aranızdaki çözülmemiş sorunları sonuca ulaştırır ve ardından boşanmış olduğunuzu resmi olarak ilan eder; yani size bir "boşanma kararı" ("Scheidungsbeschluss") verir.
Boşanma sürecinizin uzunluğu, evliliğinizin süresine ve malvarlıklarınızın miktarına bağlıdır. Genel olarak, siz ve eşiniz tüm konularda hemfikir değilseniz, ikinizin de büyük bir malvarlığı yoksa ve uzun süre evli kalmadıysanız, resmi olarak boşanmadan önce en az dört ila altı ay beklemeniz gerekebilir. Eğer malvarlığı, nafaka ödemesi ve velayet hakları konusunda anlaşmazlıklar varsa veya uzun bir süre evli kaldıysanız, boşanma süreci bir yıl veya daha uzun sürebilir.
Evliliğiniz nedeniyle oturma izni aldıysanız, boşanmanın ardından hakkınızı kaybedebilirsiniz. Aile birleşimi ile Almanya'ya geldiyseniz ve aile sığınma başvurusunda bulunmadıysanız, oturum izniniz evliliğinizin devamına bağlıdır. Aynı durum, yalnızca evliliğiniz sebebiyle oturum izni almış olmanız halinde de geçerlidir. Burada belirleyici faktör, evliliğinizin uzunluğudur. Üç yıldan uzun bir süredir evliyseniz, oturma izniniz boşanmadan sonraki bir yıl için tekrar yenilenecektir. Bir yıl sonra, Almanya'da oturum hakkı için bağımsız olarak başvurabilirsiniz. Eğer üç yıldan az bir süredir evliyseniz, oturum izniniz genellikle uzatılmaz ve hatta eşinizden boşanmanız durumunda oturumunuzun süresi genellikle kısaltılır. Başka bir deyişle, Yabancılar Dairesi resmi boşanmadan sonra Almanya'yı terk etmenizi isteyebilir. Ancak, asıl oturum izninizin kısaltılmasına karşı dava açabilirsiniz. Bunu yapmak için vakit kaybetmeden bir avukatla iletişime geçmeniz gerekir. Bölgenizdeki avukatları bulmak için Yerel Bilgi sayfamıza başvurabilirsiniz. Bu sayfada yaşadığınız şehri girip iltica, oturum veya hukuki danışmanlık için arama yapabilirsiniz.
Belirli koşullar altında, üç yıldan daha kısa sürmüş bir evliliğin sonra ermesinden sonra oturum izninizin yenilenebilir:
- Eşinizle bir çocuğunuz varsa, velayetini paylaşıyorsanız, çocuğunuzla düzenli olarak görüşüyorsanız ve çocuğunuza maddi olarak destekte bulunuyorsanız, genellikle oturum izniniz, boşanmanıza rağmen uzatılır. Bu konuda daha fazla bilgi için “Almanya Doğumlu Çocuklar” bölümümüze bakabilirsiniz.
- Eşiniz sık sık ve ciddi bir şekilde size şiddet uyguladığı için evliliğinizi sona erdirirseniz, oturum izniniz genellikle uzatılır. Eşiniz hakkında bulunduğunuz cezai suçlamalar veya taşınmak zorunda kaldığınız kadın sığınağından gelen bir ifade, böyle bir durumda geçerli birer kanıt sayılacaktır.
- Oturum izninizin iptal edilmesi, tehlikede olduğunuz bir ülkeye dönmenizi gerektirdiği takdirde, ilke olarak oturum izniniz uzatılır.
- Bazı durumlarda, vasıflı bir işçi veya mesleki eğitim stajyeri ("Ausbildung") olmanız durumunda da, oturum izninizin uzatılması mümkündür.
Daha fazla tavsiye almak için için bir danışma merkezi veya avukatla iletişime geçin. Bölgenizdeki avukatları ve danışma merkezlerini bulmak için Yerel Bilgi sayfamıza başvurabilirsiniz. Bu sayfada yaşadığınız şehri girip iltica, oturum veya hukuki danışmanlık için arama yapabilirsiniz. Ayrıca ProAsyl de danışmanlık sunar.
- Evlendikten sonra soyadınızı değiştirdiyseniz, eski soyadınızı almak için Nüfus Kayıt Dairesine başvurabilirsiniz. Ancak, eski eşinizin soyadını kullanmak konusunda da özgürsünüzdür.
- Artık evli olmadığınız için, vergi sınıfınızın da ("Steuerklasse”) değişecektir.
Evliliğin iptal edilmesi boşanmaya eşdeğer değildir. Evliliğin mahkeme emri ile feshedilmesi, belli yönetmeliklere göre tescil edilmediği anlamına gelir. Bir evlilik aşağıdaki durumlarda iptal edilebilir:
- Evlilik kısıtlamalarına rağmen gerçekleşmiş olması.
- Eşlerden birinin evlilik süresince yasal olarak evlilik sözleşmesini yerine getirecek durumda olmaması.
- Eşlerden birinin yasal evlilik yaşında olmaması.
- Evliliğin zorlama veya tehdit sonucu gerçekleşmesi.
- Evliliğin sahte bir evlilik (" Scheinehe ") olması.
Bu konuda daha fazla bilgi için “Almanya’da Evlenmek” bölümümüze bakabilirsiniz.
Boşanma başvurusu yapmadan önce, sorunlarınızı evlilik danışmanlığı oturumları aracılığıyla çözmeye çalışabilirsiniz. Ancak evlilik danışmanlığının maliyeti, genellikle görüşme başına yaklaşık 70 € ile 100 € arasındadır ve bu ücreti kişisel olarak karşılamanız gerekmektedir.
Yerel bilgi sayfamızda size en yakın danışmanlık merkezlerini bulabilirsiniz. Sayfaya girdiğinizde hakkında bilgi aradığınız konuyu ve yaşadığınız şehri girmeniz yeterli.